Ayvalık’ta, Kadın İnisiyatifi Grubu üyeleri 25 Kasım Kadına Şiddet için Uluslar arası Mücadele Günü’nde ilçe merkezinde bulunan Cumhuriyet Meydanı’nda basın açıklaması eylemi gerçekleştirdi.
Kalabalık bir kadın grubun da destek verdiği eylemde basın açıklamasını seslendiren Nebahat Dinler, “Bir kişi daha eksilmeye artık tahammülümüz yok. Yasta Değil, İsyandayız” haykırışında bulundu.
Nebahat Dinler yaptığı basın açıklamasında, “Mirabel Kardeşler; Maria Mirabel 24, Minevra Mirabel 34, Patria Mirabel 36 yaşında katledildiler. 1960 yılının 25 Kasım’ında, Dominik Cumhuriyeti'nin faşist diktatörü Rafael Truhillo’nun adamları, Mirabel Kardeşlere önce tecavüz ettiler, sonra da döverek, hunharca öldürdüler. Çünkü bu genç kadınlar haklarını arıyordu. Mirabel Kardeşlerin bedenlerini yok ettiler ama mücadelelerini yok edemediler. Bugün, dünyanın dört bir yanında milyonlarca kadın ‘Haklarımızdan da Hayatlarımızdan da vazgeçmeyeceğiz’ diye haykırıyor” dedi.
“YAŞAMAK İSTİYORUZ”
Ayvalık Kadın İnisiyatifi adın açaıklamasını sürdüren Dinler, “Erkek egemen sistem, batıdan doğuya, kuzeyden güneye dünyanın her yerinde kadına şiddet uyguluyor. Ülkemizdeki kadınlar bu şiddeti her geçen gün daha fazla yaşıyor. 2019'un ilk on ayında 302 kadın erkekler tarafından katledildi. 532 kadına şiddet uygulandı. Bu şiddet vakaları kayıt altına alınan, basına yansıyanlar. Biz çok iyi biliyoruz ki; günde 3 kadın erkekler tarafından öldürülüyor. Her 4 dakikada, bir kadın şiddete maruz kalıyor. Şiddeti oluşturanlar, tecavüz edenler, katiller serbest bırakılıyor ya da haksız tahrik indirimi, kravat indirimi gibi indirimlerle neredeyse teşvik ediliyorlar. Erkek egemen zihniyet öldüreni değil, ölen kadınların yaşam tarzlarını yargılıyor, erkekleri cesaretleniyor. Bu ayrımcı politikalar şiddeti azaltmıyor.” ifadelerini kullandı.
“YASAYI UYGULA, KADIN CİNAYETLERİNİ ÖNLE”
Türkiye’de, kadına yönelik şiddetin yüzde bin 400 arttığının kamuoyundan saklanmak istendiğini savunan Nebahat Dinler, “Kadınların yıllarca süren mücadelesi sonucu çıkarılan, kadınları şiddete karşı koruyan 6284 sayılı kanunu ve kadınlara yönelik şiddeti önlemek amacıyla yapılan İstanbul Sözleşmesi’ni yok saymaya çalışıyorlar. Haklarımızdan vazgeçmemizi istiyorlar. 2014 yılında yürürlüğe giren bu İstanbul Sözleşmesi’nin altında AKP’li bakan Fatma Şahin’in imzası var. Bu sözleşme her kadının yaşam hakkının güvencesi. Biz kadınlar Ankara’ya, tüm partilere, meclise sesleniyoruz: Yuvayı yıkan yasalar ve sözleşmeler değil, şiddettir. Yasaları Uygulayın! Şiddeti Önleyin! İstanbul Sözleşmesi’ni yok saymayı aklınızdan bile geçirmeyin! Çünkü biz kadınlar, “Haklarımızdan da hayatlarımızdan da vazgeçmeyeceğiz!” dedi.
“YASAYI UYGULA, ŞİDDETİ ÖNLE”
Erkek egemen sistemin; kadının çocuk yaşta evlenmesini, en az üç çocuk yapmasını, evde kocasına ve tüm aile bireylerine hizmet vermesini, boşanma durumunda ise nafaka talep etmemesini beklediğini belirten Nebahat Dinler, “Yani kadına diyor ki; gencecik yaşında ben seni aile kurumuna hapsedip, sömürürüm, boşarsam da nafaka vermem, kapının önüne koyarım. İtiraz edersen de döverim, hatta öldürürüm. Nafaka hakkımıza göz diken iktidar, yeni bir yargı paketi hazırlıyor. Yargı reformu adı altına çocuk yaşta evliliği onaylatmaya, çocuk cinsel istismarına evlilik affı çıkarmaya çalışıyorlar. Aradaki yaş farkı 10 olursa, tecavüzcü erkek de evlenmek isterse ‘affedelim gitsin’ diyorlar. Hatta bu da yetmiyor, kız çocuklarının evlenme yaşını 15’ten 12’ye düşürmeyi hedefliyorlar. Buradan meclise, tüm partilere bir kez daha sesleniyoruz; kız çocuklarımızı erkek egemen sisteme kurban vermeyeceğiz!
“NAFAKANIN GASPINA, İSTİSMARIN AFFINA HAYIR”
Ayvalık Kadın İnisiyatifi adına basın açıklamasını seslendiren Nebahat Dinler, “Biz kadınlar dünyanın yarısıyız, ama erkek egemen sistemin içinde yüzyıllardır ezildik, cadı denilerek yakıldık, köle olduk, cariye olduk sömürüldük. Eş olduk, ‘benim namusum’ diyen erkekler tarafından katledildik. Sadece kadın olduğumuz için erkek şiddetine, tecavüzlere, işkencelere maruz kaldık, savaş ganimeti sayıldık ama pes etmedik, direndik, isyan ettik, haklarımıza da hayatlarımıza sahip çıktık, çıkmaya da devam edeceğiz. Emeğimizin, bedenimizin sömürülmesine karşı; dünyayı, çevremizi, evimizi, yaşamımızı saran şiddete karşı kadın dayanışmasını güçlendirmeye devam edeceğiz. Cins ayrımcılığına, kimliğinden ötürü şiddete, baskıya maruz kalmaya, ötekileştirilmeye, doğanın ve geleceğimizin katledilmesine, karşı hep birlikte ses vereceğiz. Bugün meydanları dolduran tüm kadınları Ayvalık’tan selamlıyoruz! Kadın Dayanışmasının gücüne inanarak bir kez daha haykırıyoruz: ‘Haklarımızdan da hayatlarımızdan da vazgeçmeyeceğiz’ Bir kişi daha eksilmeyeceğiz. Yaşasın Kadın Dayanışması” ifadelerini kullandı.