AYVALIK'TA MEYDANA GELEN YANGINLARDA SABOTAJ ŞÜPHESİ

10 Ağustos 2018

Ayvalık’ın tarihi ve doğal güzelliklerinin yanı sıra turizm alanında hızla büyüyen bir trend göstermesi, ilçedeki arazi ve mülk fiyatlarının da yükselmesine neden oluyor. Ayvalık ve çevre ilçelerinde inşaat sektörünün oldukça geniş bir yelpazede yer alması nedeniyle bölgede inşaat alanlarının daralması nedeniyle de fiyatların oldukça yükseldiği belirtilirken, inşaat alanlarının hızla azalması sonucunda da yeni rant alanları oluşturmak isteyenlerin de Türkiye’nin en büyük doğal parkı Ayvalık Adaları Tabiat Parkı’nı ‘ekonomiye kazandırmak’ söylemleriyle imara açılması için ellerinden geleni yaptıkları iddia ediliyor.

6292 sayılı kanun uyarınca, Orman Kanunu’nun 2. maddesinin (b) fıkrası kapsamında, ormanlık vasfını kaybetmiş alanların imara açılabilmesine olanak sağlanması üzerine Ayvalık Adaları Tabiat Parkı’ndaki ormanlık arazilerin özellikle çıkarılan yangınlar sonucunda imara açılması yada bölgede madencilik faaliyetlerinin, parkın bünyesindeki 22 adada da yapılabilmesine imkan verilebilmesinden kaygılı olan çevreciler ise tedirgin.

Ayvalık’ta geçtiğimiz yıl Şeytan Sofrası eteklerindeki Cennet Koyu’nun olası bir sabotaj sonucunda küle döndüğünü iddia ederek bir anda Türkiye gündemine oturan Ayvalık Tabiat Platformu Yürütme Kurulu, bu kez de geçtiğimiz hafta tabiat parkı içinde bulunan Maden Adası ile önceki gün Ayvalık merkezdeki Cennet Tepesi’nde çıkan yangınların da sabotaj olabileceği üzerinde duruyor.

Yangınları mercek altına alan Ayvalık Tabiat Platformu’nun bu yöndeki hummalı çalışmaları sürerken, konuyla ilgili muhabirimizin sorularını yanıtlayan Platformun Yürütme Kurulu Sözcüsü Erhan Çiftçi, Cennet Tepesi ile Maden Adası’ndaki yangınların sabotaj olabileceğine ilişkin ellerinde ciddi bulgular olduğunu söyledi.

Özellikle Maden Adası’ndaki yangının yüzde 100 sabotaj olduğunu söyleyebilecek ellerinde kesin bir kanıt olmadığının altını çizen Erhan Çiftçi, “Ama elimizdeki bazı veriler bu yangının bir sabotaj olabileceğini gösteriyor. Çünkü çok yakın bir geçmişte bu bölgede kurulu bir düzenek bulmuştuk. Aynı bölgede daha öncede yangınlar çıktı. Ayvalık’ta her zaman bu tür yangınlar çıkıyor. –Ki, Maden Adası asla bir çobanın bulunmadığı, piknikçilerin tercih etmediği, doğa yürüyüşçülerinin gitse bile adadaki yangın başladığı noktaya ulaşamayacağı bir gerçektir. Bunun yanı sıra Maden Adası’nın deniz kıyıları sığ olduğu için gezi tekneleri de adaya fazla yaklaşamamaktadırlar. Mesela gezi teknelerinin adaya yaklaştıkları noktalarda, koylara girdikleri alanlarda diyelim ki; her hangi ateş yaktıklarında bu ateşi yada alevleri adaya ulaştıramazlar.” dedi.

Maden Adası’ndaki yangının başlangıç noktasının deniz kıyısı olmayıp, tam aksine adanın tepe noktasından başlamasının da son derece manidar olduğunu ifade eden Erhan Çiftçi, “Yangının başladığı nokta tamamen fundalık, tamamen dikenli bir bitkisi örtüsüne sahip. Bu yüzden de insanlar bu noktaya yürüyemezler. Bu noktaya ulaşabilmek bir insanın geçemeyeceği kadar zor bir noktadır. Ama yangının başladığı noktaya dikkat ettiğimiz de bu bölgenin özellikle seçilmiş olduğunu netlikle görebiliyoruz. Tek noktadan başladığını gözlemlediğimiz yangın, kuzeyden başlayıp, poyrazı da ardına alıp güneye doğru yayılması planlanmış. Hep böyle oluyor zaten. Senaryo hep aynı. Şiddetli fırtınaların estiği günlerde bu tür yangınlar çıkarılıyor.” savunusunda bulundu.

Sabotaj olduğuna inandığı yangının neden çıkarılmış olabileceğine ilişkin soruyu da yanıtlayan Erhan Çiftçi, “Ayvalık’ın her yanı ile ilgili çeşitli planlar ve ayarlar var. Rant planları var. Oteller açmak, tatil köyleri kurmak, madencilik faaliyetleri yürütmek gibi birilerinin iştahını kabartan çalışmalar var. Bu yangın, bunların bir tanesi ile ilgili de olabilir yada hedeflenen genel bir projenin parçası da olabilir. Çünkü Ayvalık’ın doğal güzelliklerinin koruma kalkanından çıkarılıp, rant alanlarına dönüştürülmesi için yoğun bir çaba içerisinde bulunan insanlar var. Ayvalık’ın artık korunmaya ihtiyacının bulunmadığı düşüncesini yaymaya çalışan gruplar var. Böylelikle de Ayvalık’ın bu eşsiz ama kesinlikle bakir kalması gereken doğasını ‘özeleştirip, ekonomiye kazandıralım’ söylemleriyle projeler geliştirerek birilerine peşkeş çekilmesini isteyen insanlar ne yazık ki var.” ifadelerini kullandı.

Söz konusu bölgenin endemik bir dokusunun olduğunu da hatırlatan Çiftçi, “Ayvalık’a ve Cunda Adası’na has yetişen 4 ayrı bitki türü bulunmaktadır. Maden Adası ve çevresinde de çok değerli bitkiler mevcut. Özellikle bizim ‘Karabaş’ otu ismiyle anımsadığımız ot çok yaygın bu adalarda. Lavanta’nın bir çeşididir. Laden var. Bu bölgede bazen keçiler otlatılıyor. Adada yaban hayatı mevcut. Birçok türde kuş var. Üstelik Ayvalık Adaları deniz kuşlarının ve göçmen kuşlarının da zaman zaman konakladıkları bölgelerdir. Yangında; küçük ahlat ağaçları, delice zeytin ağaçları yanmış. Ama asıl yanan alanlar yaban tavşanlarının da yuvalandıkları fundalıklar. Yanan alanın 5 dönüm olduğu söyleniliyor ama bu tür yangınlarda bir avuç yer bile kıymetlidir. Yangının büyüğü küçüğü olmaz. O yüzden de her yangın doğa adına çok ciddi bir kayıp oluyor. Kayıbın da büyüğü küçüğü olamaz. Her türlü yangın bizim için büyük bir yangındır” dedi.

Bundan sonrada da bölge olduğu gibi kendi haline bırakılarak doğanın kendi kendini yenilemesinin beklenmesi gerektiğine işaret eden Erhan Çiftçi, “Çünkü halen daha o bölgede yeşil kalmış bitkiler var. O bitkilerin tohumları etrafa saçılacak ve yağmurların da etkisiyle o bölge yeniden 3-4 yıl içinde yeşillenecektir.” diye konuştu.

Ayvalık Adaları Tabiat Parkı’nın giriş ve çıkışlarının sürekli kontrol altına alınması ve alanda bekçilerin bulunması gerektiğini de kaydeden Çiftçi, “Biz geçtiğimiz yıl bu konuda, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne dilekçe yazmıştık. Bize verilen cevapta, bu konuda gerekli ödeneklerin ayrılması halinde gerekenin yapılacağı bildirilmişti. Biz bunun biran önce hayata geçirilmesini istiyoruz. Bunun yanı sıra da deniz itfaiyesinin Ayvalık’ta mutlaka oluşturulması gerekiyor.” dedi. 

 

“CENNET TEPESİ YANGINI DA SABOTAJ OLABİLİR”

Cennet Tepesinde yaklaşık 5 yıl önce TOKİ tarafından hazırlanan 2 katlı dubleks villaların inşa edilmesine yönelik bir projenin bulunduğunu ve bu projenin Ayvalık Belediyesi tarafından kabul edilmediğini hatırlatan Erhan Çiftçi, “Bu yüzden de Cennet Tepesi’nde buna benzer durumlardan rant sağlamak isteyenler tarafından sabotaj yapılarak yangın çıkarılması ve 2B planı çerçevesine sokulmasının hedeflenmesi de mümkün olabilir” diye konuştu.

Ayvalık Tabiat Platformu’nun Ayvalık’a sevdalı bir avuç doğa tutkunundan oluştuğunu belirten Çiftçi, Ayvalık için mücadele ettiklerini, Ayvalık’ı rant projelerine kurban etmeyeceklerini, söz konusu yangınlarla ilçe halkının her zaman karşılaşacağını ama tüm güçleriyle de bununla mücadele edeceklerini de sözlerine ekledi.

  • facebook hesabınızla yorumlayın:
    Share on Myspace

Konuk Olarak Yorum Yapın

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

logo
Sözcü Gazete ve Matbaacılık Turizm İnşaat Mimarlık Tic. Ltd. Şti.
Sakarya Mah. Atatürk Cad. Özaral Pasaji No:179/14 Ayvalık/Balıkesir
(0 266) 313 00 65/66
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
İmtiyaz Sahibi :  Serdar Göktekin
Kurucusu :  Levent Engin Pamirol
Sor. Yazı İşl. Md. :  Gülçin Akyel
Sayfa Editörü :  Yahya Altıntaş
Muhabir :  Birol Aslan
Muhabir :  Gökhan Kula
Bilgi İşlem :  Gülçin Sarıkaya
Baskı Sorumlusu :  Levent Şenol
Hukuk Danışmanı :  Mustafa Sakızlı
Haber Merkezi    Serdar Göktekin
 Kemal Kasap
 Cengiz Tosunyılmaz
:
 
Spor Müdürü :  Cemal Erhanoğlu
Reklam Müdürü :  Raşit Özgül
Katkı Yapanlar : Bülent Bilici Hüsnü Evren
  Kazım Yorulmaz Zeliha Kafa
Temsilciler
Altınoluk Hasan Şen 0536 636 38 79
Altınova Yusuf Bilici 0543 343 18 59
Ayvalık Cemal Erhanoğlu 0542 582 11 80
Balıkesir Taylan Toprak 0554 479 32 25
Burhaniye Şenol Torlak 0554 594 67 15
Edremit Tuncay Ayklan 0535 514 74 25
Gömeç Yusuf Duran  
Küçükköy Bahtiyar Yıldırım 0535 518 11 24